9 Şubat 2015 Pazartesi

Felsefenin Prensesi: Mary Wollstonecraft

Mary Wollstonecraft (1759 - 1797) Kadın filozof 

felsefe tarihinde adı nadiren anılan... Zamanının aydınlanmış entelektüellerinin bile duymak istemeyeceği şeyler söylüyordu. Kadın Haklarının Savunusu adlı yapıtıyla yankılar uyandırmıştır. Bu yapıtı, İnsan Hakları'nı yansılıyan bir Feminist bildirgesi olarak görülebilir. Kendisini diğer Filozoflardan ayıran temel özellik liberalizmin ''Vazgeçilmez ve Devredilmez İnsan Hakları'' öğretisini alıp kadınlara uygulamasaydı. Maalesef dönemin ve geçmişin filozofları, eleştirmenler, kadın haklarını göz ardı etmekle birlikte pek üzerinde durmuyorlardı.

Wollstonecraft'a göre ''Zihnin cinsiyeti yoktur.'' ve dolayısıyla haklar cinsiyete göre belirlenemezdi.

Malesef bu görüşleri şiddetle karşılandı ve tepki gördü. birçok kişi kendisine kötü imalarda bulunuyordu. Kimisi ''Felsefe yapan yılan'' kimisi de ''Etekli sırtlan'' diyordu. Fakat bu söylemler felsefenin prensesini yıldırmadı. Mary ölene kadar, Kadınların kişisel ve ekonomiksel bağımsızlığını savundu. Rousseau dahil birçok filozofun kadınlara bakış imgesine karşı çıktı.

Mary, Fransa'ya gitti ve orada Fransız Devrimi'nin getirdiği yenilikleri konu olan İnsan Haklarının bir Savunusu'nu yazdı.  1797 yılında henüz daha 38 yaşındayken, zorlu bir doğum yaptı ve bundan birkaç gün sonra öldü.. O zorlu doğumdan müthiş bir kız dünyaya geldi, kendisi gibi güçlü olan bu kızın adı da Mary'di ve bu kız ünlü yazar Mary Shelley'di ve bizlere Frankenstin'i verdi.

Mary Wollstonecraft
Seni ve bize kazandırdığın görüşleri asla unutmayacağız!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bir şair vardı: Yesenin

Maalesef kendisi bir ruh hastasıydı, bu kadar lirik şiirlerin çıkmasının sebebi de budur. ruh hastası olmak sapık bir katıl olmak demek deği...